°๑ॐ Səѕѕιz Sιηαмα ॐ๑° (1-ci hissə)
Salam Əziz oxuyucular. Əvvəlcə Üzür istəyirəm ki Hikayə Türk dilindədi. Türk dilində olma səbəbi odur ki 2 ay əvvəl wattpad (Dünyaca Məhşur olan Kitab Saytı)-nda Yarışma keçirilirdi ve qışa aid bir hikayə olmalı idi. Məndə 1 saat ərzində bunu yazdım. Düzdü yarıçmanı bir gün sonra gördüyüm üçün geçikmiş oldum. Və beləliklə 2 ay olar bu hikayə bir köşədə yatırdı. Nə ardını tamamladım nədə sildim. İstədim sizlərlə paylaşım və fikrinizi alım. İki hissədən ibarətdi hikayə.
Yine sahneye çıkıp şarkı söylüyorum. En sevdigim. ' Sertab Erenerin - Aşk ' şarkısı. Çok mutluyum. Alkışlar alıyorum. Kimisi çiçek atıyor sahneye kimisi ellerinde posterimle kalem. Fanlarım var hepsi bir ağızdan ismimi söylüyorlar. Alesa! Alesa! Alesa!
Aslında gözlerimin kapalı olduğunu biliyorum. Ve uykuda olduğumuda biliyorum. Bu sesi tanıyorum evet bir ağızdan çıktığınada eminim. Bu annemin sesi. Annemin sesi geliyorsa demek uyanma zamanı. Bu gün yataktan kalkmağa hiç üşenmedim. Çünkü bu günü yıllardır bekliyorum.
-Alesa çabuk ol geç kalıyoruz!
-Tamam anne geliyorum.
Annem bendende telaşlıydı. Sanki bu gün benim deyil onun amelyatıydı. Sanki o bu günü yıllardır bekliyor. Tabi ki o annedir. Benden çok beni düşüner.
Yataktan kalkıp kiyafetlerimi aldım elime. Yıllardır yaptığım gibi gece soyunurken yatağımın baş ucuna hep koyarım. Böylece sabahlar aramaya göz gerekmez. Kör olduğumu demişmiydim? evet aptal ben hiç söylemedim ki. Neyse artık biliyorsunuz. Neden kör olduğumu sorsanız aslında ağlamam. 9 yaşındayken okuldan eve giderken araba çarpmışdı. Sürücü beni vurduktan sonra kaçmışdı. Eger o yardım etseymiş şimdi bu halde olmayacaktım doktorlar öyle söylüyorlar. Kış olduğu için soyuk, kar havası kör olmamı dahada hızlandırdı.
Hayır şöfere kızmıyorum veya nefret etmiyorum. Demek böyle olması gerekiyordu. 9 yıl kör olmam lazımmiş. Asla isyan etmedim. Kaderimle arkadaş bile oldum. Kaderimde kış ayında gözlerimin kapanması gerekiyormuş ve şimdi yine kış ayında açılması gerekiyor. Öyle umud ediyorum. Şimdi Ukraynadayız çok tanınmış bir doktor gözlerimi ameliat edecek.
Nihayet giyinip yataktan kalktım. Banyoya yavaş-yavaş gitmeye başladım. Evi daha çozemedim. Teyzemin Ukraynadakı evindeyiz. Teyzem genç yaşında evlendi Ukraynalı ile. Aslında eniştem çok iyi birisidir, Aleksandr teyzemi çok sevdiyi için annemle bana çok iyi davraniyor. iki ay buçuk onlarda misafiriz. Hiç şkayet etmedi. Tam tersi çok ilgileniyor.
**
Banyodayken annemin sesi bütün evi bürümüşdü.
- Geç kalıyoruz nerdesin Alesa!
- Geldim anne.
* * *
- Evet Alesa. Söyle bakalım heyecan varmı?
Başımın üstünde bir ses sual etdi. Evet galiba bu ses benim doktorum İvan Kosenko'ya ait.
- Hayır heyacan yok.
- Hayret. Oysa bu gün nerdeyse kaderin belli olucak. Ama sen merak etme tatlim. Emin ellerdesin. Bu güne kadar benim elimden kaç kız geçdi. Hepside şimdi görüyor. ama bir şartla başlıycam ameliyata. Beni ziyarete gelicen sık-sık. Beni unutmayacan. Hadi söz ver bakyim.
- Tamam söz. Uyutuyorlar galiba....
- Küçük xanımefendi hadi kalk artık.
Bu ses doktorumun sesidir. Evet bu o. Ama yine karanlıktayım. Göremiyorum. Amelyat iyi geçmedimi? Hayır olamaz . Karanlıktan kurtulmak olmak istiyorum . Lütfen uykuda olayim .
- Olmadımı?... ( Zayıf bir ses tonuyle seslendim . )
- Ne olmadı? ( Doktorum sual etdi . )
- Göremiyorum...
- Bu normal çünki gözlerinde bant var . Şimdilik o bant kalmalı . iki hafta sonra onu açıçaz . Sen onu elleme tamammı ?
- iki hafta sonra görücem yani öylemi ? .
- Şimdilik öyle görünüyor . Ameliyat başarılı geçti hiç bir sorunumuz olmadı .
Çok mutluyudum . 9 yıldan sonra iki hafta bana vız gelir .
Bir hafta geçdi . Viz gelir dedim ama hakkaten çok zormuş . Şunun şurasında bir hafta geçdi . Ama bana nedense kırk yıl geldi . Korkuyorum neyinse yanlış gideceyine . Bir aksilik olucak ve ben kör kalıcam . Sanki kader bana daha 9 yıl kör olucan diyor .
Odamı artık ezberledim . Zaten çokta zor olmadı . Odada bir yatak bir komidi var . Komidinin uzerinde de vazo, vazonun içindeyse yapmaçık papatyalar var . Pencere önünde geciyor saatlerim . Gözlerim dış manzaranı görmesede hiss ede biliyorum yagan karları . Soğuk rüzgarın sesini duya biliyorum. Bu ses bana kafamda bir tablo ciziyor. Sanki rüzgar yağan karı ordan-oraya savuruyor .
- Tatlım hazırmısın?
- Evet hemde nasıl .
- Başlayalım o zaman . Şimdi bandı açıcam ama öncelikle sen gözlerini kapamalısın . Tamammı?
- Tamam .
Yavaş-yavaş bandı açmaya başladı ' Kosenko '
- Evet şimdi gözlerini yavaş - yavaş aç bakalım .
Sonunda o an geldi . Göz kapaklarımı acele etmeden açmaya başladım .
- Hayır olamaz ! Ağzımdan ilk bu cümle çıktı .
Kosenko hızlı haykırdılar .
- Noldu ?
- Ben sizi bıyıgsız zan ediyordum . ( Gözümün önünde tatlı bir kişi vardı evet bu doktorum Kosenko di . )
- Ay seni yaramaz . Bende bir şey sandım . ( Dedikden sonra gözüme faner sokmaya başladı . ) - Evet tahmin etdiyim gibi .
- Ne tahmin etdiyiniz gibi ? Sorunmu var ? ( Yine kör olma korkusuyla ard arda sual etdim . )
- Hayır yok merak etme buda benim sana şakam olsun kedi yavrusu . ( Çok tatlı bir konuşması sonunda yüzüme gülümsemeye başladı bıyıklı Kosenko . ) - Yarın taburcu oluyorsun . Ama beni iyi dinle . Eger gözlerine bu günden sonra iyi baksan o sana ömür böyü eşlik edecek . Ama eger onu yorsan, zorlasan o yine seni terk ede biler . Ona ve kendine iyi bak . ( Sözlerini bitirdikden sonra ayaga kalkıb odadan çıktı . )
Onun çıkmasıyla bende ayaga kalkıb odadan fırladım . Kendimi 2 dakika sonra hastahane bahçesinde buldum . Ayaklarım hepden kara gömülüyordu . Düşünsene yıllarca beklediyin an geldi ve seni yerden alıb göylere kaldırıryor. Bu mutlulugu anlat desez anlatamam . Pekihala yaz desez yine yazamam. Öyle bir hiss ki gözlerimin kırpılmasına bile tahamül edemiyorum . Yıllarca kapalı karanlıkdaydı zaten . Etrafa doyamıyorum . Her yer bembeyaz . Kuşlar uçuşuyor . İnsanların bakışları . Hangisi bile-bilir ki ben kördüm ve görme sevinçini karlara gömülerek yaşıyorum .
Bu ses. Evet tanıyorum annemin sesi arkamdan sesleniyor .
- Alesa üşüyeçeksin çabuk buraya gel .
Canım annem . Çok sevdiyim tek varlık . Döndüm anneme baktım . Yaşlanmış onu braktıgım gibi deyil . Yüzünde kırışlar yaranmış . Bir şeyi anladım . Annemin yüzü hiç unutmadıgım bir yüz . Gördüyüm an tanıdım . Beni büyüten kadın .
* * * BİR YIL SONRA * * *
Sesimin güzel oldugunu daha körken anlamışdım . Hiç eyitim almadan dogal bir ses yapım var . Annem öyle söylüyor . Bilmiyorum hakikaten bu böylemidir . iki ay önce annemle televizyon seyrederken ' O Ses Türkiye ' seçmeleri başlamışdı . Annem katılmamı söyledi . Çok inanıyormuş bana . Bende hiç düşünmeden başvuru yapdım . Peki bunu neden yapdım ? Belli ki rezil olmayı aklıma koymuşum . Aslında rezillikden korkmuyorum . Yarışmaysa 'Serteb Erener ' için katıldım . Juri koltugunda o oturacakmış . Çok sevdiyim bir şarkıçı . Şarkılarına hayran oldugum sanatçı . Rezil olsam bile onu yakından görüçem belkide tanışma şansım olucak .
* * *
Aslında gözlerimin kapalı olduğunu biliyorum. Ve uykuda olduğumuda biliyorum. Bu sesi tanıyorum evet bir ağızdan çıktığınada eminim. Bu annemin sesi. Annemin sesi geliyorsa demek uyanma zamanı. Bu gün yataktan kalkmağa hiç üşenmedim. Çünkü bu günü yıllardır bekliyorum.
-Alesa çabuk ol geç kalıyoruz!
-Tamam anne geliyorum.
Annem bendende telaşlıydı. Sanki bu gün benim deyil onun amelyatıydı. Sanki o bu günü yıllardır bekliyor. Tabi ki o annedir. Benden çok beni düşüner.
Yataktan kalkıp kiyafetlerimi aldım elime. Yıllardır yaptığım gibi gece soyunurken yatağımın baş ucuna hep koyarım. Böylece sabahlar aramaya göz gerekmez. Kör olduğumu demişmiydim? evet aptal ben hiç söylemedim ki. Neyse artık biliyorsunuz. Neden kör olduğumu sorsanız aslında ağlamam. 9 yaşındayken okuldan eve giderken araba çarpmışdı. Sürücü beni vurduktan sonra kaçmışdı. Eger o yardım etseymiş şimdi bu halde olmayacaktım doktorlar öyle söylüyorlar. Kış olduğu için soyuk, kar havası kör olmamı dahada hızlandırdı.
Hayır şöfere kızmıyorum veya nefret etmiyorum. Demek böyle olması gerekiyordu. 9 yıl kör olmam lazımmiş. Asla isyan etmedim. Kaderimle arkadaş bile oldum. Kaderimde kış ayında gözlerimin kapanması gerekiyormuş ve şimdi yine kış ayında açılması gerekiyor. Öyle umud ediyorum. Şimdi Ukraynadayız çok tanınmış bir doktor gözlerimi ameliat edecek.
Nihayet giyinip yataktan kalktım. Banyoya yavaş-yavaş gitmeye başladım. Evi daha çozemedim. Teyzemin Ukraynadakı evindeyiz. Teyzem genç yaşında evlendi Ukraynalı ile. Aslında eniştem çok iyi birisidir, Aleksandr teyzemi çok sevdiyi için annemle bana çok iyi davraniyor. iki ay buçuk onlarda misafiriz. Hiç şkayet etmedi. Tam tersi çok ilgileniyor.
**
Banyodayken annemin sesi bütün evi bürümüşdü.
- Geç kalıyoruz nerdesin Alesa!
- Geldim anne.
* * *
- Evet Alesa. Söyle bakalım heyecan varmı?
Başımın üstünde bir ses sual etdi. Evet galiba bu ses benim doktorum İvan Kosenko'ya ait.
- Hayır heyacan yok.
- Hayret. Oysa bu gün nerdeyse kaderin belli olucak. Ama sen merak etme tatlim. Emin ellerdesin. Bu güne kadar benim elimden kaç kız geçdi. Hepside şimdi görüyor. ama bir şartla başlıycam ameliyata. Beni ziyarete gelicen sık-sık. Beni unutmayacan. Hadi söz ver bakyim.
- Tamam söz. Uyutuyorlar galiba....
- Küçük xanımefendi hadi kalk artık.
Bu ses doktorumun sesidir. Evet bu o. Ama yine karanlıktayım. Göremiyorum. Amelyat iyi geçmedimi? Hayır olamaz . Karanlıktan kurtulmak olmak istiyorum . Lütfen uykuda olayim .
- Olmadımı?... ( Zayıf bir ses tonuyle seslendim . )
- Ne olmadı? ( Doktorum sual etdi . )
- Göremiyorum...
- Bu normal çünki gözlerinde bant var . Şimdilik o bant kalmalı . iki hafta sonra onu açıçaz . Sen onu elleme tamammı ?
- iki hafta sonra görücem yani öylemi ? .
- Şimdilik öyle görünüyor . Ameliyat başarılı geçti hiç bir sorunumuz olmadı .
Çok mutluyudum . 9 yıldan sonra iki hafta bana vız gelir .
Bir hafta geçdi . Viz gelir dedim ama hakkaten çok zormuş . Şunun şurasında bir hafta geçdi . Ama bana nedense kırk yıl geldi . Korkuyorum neyinse yanlış gideceyine . Bir aksilik olucak ve ben kör kalıcam . Sanki kader bana daha 9 yıl kör olucan diyor .
Odamı artık ezberledim . Zaten çokta zor olmadı . Odada bir yatak bir komidi var . Komidinin uzerinde de vazo, vazonun içindeyse yapmaçık papatyalar var . Pencere önünde geciyor saatlerim . Gözlerim dış manzaranı görmesede hiss ede biliyorum yagan karları . Soğuk rüzgarın sesini duya biliyorum. Bu ses bana kafamda bir tablo ciziyor. Sanki rüzgar yağan karı ordan-oraya savuruyor .
- Tatlım hazırmısın?
- Evet hemde nasıl .
- Başlayalım o zaman . Şimdi bandı açıcam ama öncelikle sen gözlerini kapamalısın . Tamammı?
- Tamam .
Yavaş-yavaş bandı açmaya başladı ' Kosenko '
- Evet şimdi gözlerini yavaş - yavaş aç bakalım .
Sonunda o an geldi . Göz kapaklarımı acele etmeden açmaya başladım .
- Hayır olamaz ! Ağzımdan ilk bu cümle çıktı .
Kosenko hızlı haykırdılar .
- Noldu ?
- Ben sizi bıyıgsız zan ediyordum . ( Gözümün önünde tatlı bir kişi vardı evet bu doktorum Kosenko di . )
- Ay seni yaramaz . Bende bir şey sandım . ( Dedikden sonra gözüme faner sokmaya başladı . ) - Evet tahmin etdiyim gibi .
- Ne tahmin etdiyiniz gibi ? Sorunmu var ? ( Yine kör olma korkusuyla ard arda sual etdim . )
- Hayır yok merak etme buda benim sana şakam olsun kedi yavrusu . ( Çok tatlı bir konuşması sonunda yüzüme gülümsemeye başladı bıyıklı Kosenko . ) - Yarın taburcu oluyorsun . Ama beni iyi dinle . Eger gözlerine bu günden sonra iyi baksan o sana ömür böyü eşlik edecek . Ama eger onu yorsan, zorlasan o yine seni terk ede biler . Ona ve kendine iyi bak . ( Sözlerini bitirdikden sonra ayaga kalkıb odadan çıktı . )
Onun çıkmasıyla bende ayaga kalkıb odadan fırladım . Kendimi 2 dakika sonra hastahane bahçesinde buldum . Ayaklarım hepden kara gömülüyordu . Düşünsene yıllarca beklediyin an geldi ve seni yerden alıb göylere kaldırıryor. Bu mutlulugu anlat desez anlatamam . Pekihala yaz desez yine yazamam. Öyle bir hiss ki gözlerimin kırpılmasına bile tahamül edemiyorum . Yıllarca kapalı karanlıkdaydı zaten . Etrafa doyamıyorum . Her yer bembeyaz . Kuşlar uçuşuyor . İnsanların bakışları . Hangisi bile-bilir ki ben kördüm ve görme sevinçini karlara gömülerek yaşıyorum .
Bu ses. Evet tanıyorum annemin sesi arkamdan sesleniyor .
- Alesa üşüyeçeksin çabuk buraya gel .
Canım annem . Çok sevdiyim tek varlık . Döndüm anneme baktım . Yaşlanmış onu braktıgım gibi deyil . Yüzünde kırışlar yaranmış . Bir şeyi anladım . Annemin yüzü hiç unutmadıgım bir yüz . Gördüyüm an tanıdım . Beni büyüten kadın .
* * * BİR YIL SONRA * * *
Sesimin güzel oldugunu daha körken anlamışdım . Hiç eyitim almadan dogal bir ses yapım var . Annem öyle söylüyor . Bilmiyorum hakikaten bu böylemidir . iki ay önce annemle televizyon seyrederken ' O Ses Türkiye ' seçmeleri başlamışdı . Annem katılmamı söyledi . Çok inanıyormuş bana . Bende hiç düşünmeden başvuru yapdım . Peki bunu neden yapdım ? Belli ki rezil olmayı aklıma koymuşum . Aslında rezillikden korkmuyorum . Yarışmaysa 'Serteb Erener ' için katıldım . Juri koltugunda o oturacakmış . Çok sevdiyim bir şarkıçı . Şarkılarına hayran oldugum sanatçı . Rezil olsam bile onu yakından görüçem belkide tanışma şansım olucak .
* * *
MüəlliF : Nərmin